13 Ağustos 2009 Perşembe

TİKSİNGEN VOL 2

Tiksingen 2’nin ana teması sevgili tiksingenimizin aşka bakışı,kadına çatışıyla alakalı

Tiksingen an’la yetinen,an’ı yaşamaya kalkan biri gibi görünüyor olabilir size sevgili dostlar.N’olur böyle düşünmeyin bi dinleyin.Onun daha kutsi amaçları,daha yüce emelleri,birbirinin tekrarı olan cümleleri var.Hem bu cümlelere herkesten çok ihtiyacı var.Konuşmadan yaşayamaz tiksingen.İnsanlar tarafından dinlendiğini görmeden nefes alamaz.Susar,sinirlenir,kendini beğenir,hep beğenir.Beğenilmediği zaman kızar,dünyaya küser.”Alıp başını gitmek” ister.Gitmez ama.Çünkü “gittiği yere kendini de götürür insan” şiarını benimsemiştir.Şiirsel bir ifade gibi gelebilir en başta.Ama bi deneyin,böyle olduğunu göreceksiniz.

Tahmin edebileceğiniz gibi tiksingenin aşkları genelde tek gecelik olur.Bağlanmaktan ölesiye korkar.Evlenmeye de,birlikte yaşama da karşıdır.Fakat,gelin görün ki adamın kütüğü Tokat’tadır.Bu size onun hakkında yeterli bilgiyi verir sanırım.
Birlikte olduğu kadınlar mı?Onların düş kırıklıklarını,yalnızlıklarını,yıkılan umutlarını ne siz sorun ne biz söyleyelim.Gerçekten çok zor zamanlar geçirdi bu kadınlar.Oysa ki bu adamı ve onun sakallarını gördükleri an nasıl da mutlu olup yeni gelin gibi kıkırdamışlardı.Peki sonuç ne oldu?Sabahları birlikte içilen bir bira ve sonra elveda…

Bir defasında kadınlarından biri ona şöyle bir not bırakmıştı:” Hep dilerdim,bir mana gelse,bütün manasızlıkları bir anda silse..Beni alıp götürse diye..Sen benim hayatıma giren o manasın” En başta bu kadar duyarlı bir mektuba anlam verememişti tiksingen.Altı üstü iki kez sevişmişlerdi.Ne saçmalıyordu bu kadın? Fakat,sonra bir hayat sorgulamasına girişti.Nerde olduğunu,bu kadınları ve hayatlarını nereye götürdüğünü düşündü.Sonra sıkıldı,düşünmekten vazgeçti…

p.s:Burda macera bitti sanıyorsanız,fena halde yanılıyorsunuz.Çünkü biz bunun üzerine yazmayı çok sevdik.Devamını merakla bekleyin ;)

0 söyleyeceklerim var:

Yorum Gönder

| Top ↑ |